Pampal’ın açıklamaları şu şekilde:
Şimdi İstanbul depreminin haberciye filan ihtiyacı yok. Bir kere onu vurgulayayım. İstanbul depremi zaten gecikmiş olmak üzere olan kırılmaya yüz tutmuş, Orta Marmara Fayı’nın 1766’dan beri biriken enerjisini boşaltmak için beklediği bir fay. Bu kırıldığı takdirde de yaşayacağımız deprem maalesef 7’nin üzerinde büyüklükte bir deprem. Onun için arada belli bir şans olarak bu deprem doğrudan bağlantılı değil. Yani Kuzey Anadolu’nun bir parçası üzerinde meydana geldiği için ve aradaki büyük parçada yaklaşık 150 kilometrelik kısımda 17 Ağustos’ta kırılmış olduğu için depreme neden olan fayın ucunda değil İstanbul. Biraz daha uzağında ve arada pasif duruma geçmiş, kırılmış, enerjisini boşaltmış. İşte dediğim gibi 150 kilometreden fazla bir fay parçası var. O nedenle onu tetiklemesinden söz etmek doğru değil. Haberci mi? Haberci. Zaten haberciye ihtiyacı yok. Onu vurguluyorum. İstanbul depremi geliyor. Tedbir alın. Yani işte bakın Düzce Bir örnek olsun. Aslında bu açıdan değerlendirmemiz gerekiyor.


SON DAKİKA HABERİ: Düzce’de 5,9 büyüklüğünde deprem! İstanbul ve çevresinde de hissedildi